Taşıma kapasitesi kavramı; turistik alanlarda yaşanan olumsuz gelişmeler neticesinde son yıllarda önem kazanmaya başlamıştır. Taşıma kapasitesini genel olarak tanımlamak gerekirse; ‘dünyada gelişen insan aktiviteleri ile evrenin bu aktiviteleri taşıyabilme gücü arasındaki ilişkidir’ diyebiliriz. Genellikle turistik bölgeler ve alanlar açısından kullanılan bu kavramı biraz daha detaylandırmakta fayda vardır. Dünya Turizm Örgütü (WTO), taşıma kapasitesini; ‘her hangi bir yerde konaklayan ziyaretçilerin yüksek düzeyde tatminini sağlayan ve kaynaklarda düşük düzeyde etkilere yol açan ziyaretçi seviyesi’ şeklinde tanımlamıştır. Bir başka tanımda taşıma kapasitesi; kaynaklara negatif etki yapmadan, ziyaretçi tatminini düşürmeden veya yöre toplumu ekonomisi ve kültürü üzerine istenmeyen etkiye neden olmayan maksimum kullanım olarak açıklanmıştır. Taşıma kapasitesi kavramı, turizm literatüründe ise; genellikle turist taşıma kapasitesi veya ziyaretçi taşıma kapasitesi şeklinde kullanılmaktadır. Diğer taraftan tek başına turist veya ziyaretçi taşıma kapasitesi kavramları, alan planlaması ve yönetimi açısından kapsayıcı bir tanım değildir. Ziyaretçilerin yönetilmesinde ve kapasite üzerindeki baskıların olumsuz yönlerini daha iyi görmede yardımcı olan, bir anlamda kavramın boyutlarını oluşturan çeşitli taşıma kapasitesi türleri vardır. Bu sınıflandırma ve isimlendirmede genel bir birliktelik olmasa da turizm yazarları ortalama bir sınıflandırmada buluşmuşlardır. Bu başlıkları; sosyal taşıma kapasitesi, çevresel (ekolojik) taşıma kapasitesi, ekonomik taşıma kapasitesi, fiziksel taşıma kapasitesi ve algısal taşıma kapasitesi şeklinde ifade edebiliriz.
Bu yazımda bu başlıklardan biri olan sosyal taşıma kapasitesi üzerinde duracağım. Çünkü; sosyal taşıma kapasitesi, turist ve yerli halk ilişkilerinde olumsuz etkilerin ve turistin deneyim kalitesinde düşmenin yaşanmadığı bir seviyeyi vurgulamaktadır. Turistik alanlarda toplumsal ilişkilerin iki önemli tarafı yerli halk ve turistlerdir. Turist ve yerli halk ilişkilerinde olumsuzlukların yaşanması, sosyal taşıma kapasitesinde sorunların yaşandığına işaret etmektedir. Sosyal taşıma kapasitesi; ‘ziyaretçilerin deneyim kalitesinde kabul edilemez bir düşme olmadan ve bölge toplumunda kabul edilemez olumsuz bir etki yaşanmadan, bir bölgenin aktivitelerin türleri ve sayıları açısından kaldırabileceği maksimum kullanım seviyesi’ olarak tanımlanmıştır. Sosyal taşıma kapasitesi, turistik alanlarda sosyal ilişkileri gerçekleştiren iki grubun, yani ziyaretçiler ve ev sahiplerinin ilişkileriyle ilgilidir. Turizmin sosyal yönü açısından oldukça temel bir ilişkinin önemi; taşıma kapasitesi ile vurgulanmaktadır. Sosyal taşıma kapasitesi turizmde her iki grubun (ziyaretçi-ağırlayan veya turist yerel halk) ilişkileri bakımından da oldukça ilgi çekicidir. Turistlerin yoğun olduğu bölgelerde, yerli halkın turistlere karşı davranışlarının bir alışkanlık haline dönüştüğü görülmektedir. Alışma, yeni yapılara, yoğun trafiğe, farklı lisanlara, farklı giyim tarzlarına uyum sağlama biçiminde ortaya çıkmaktadır.
Ayvalık, doğal güzellikleri, plajları, mutfağı, tarihi ve kültürel mekânları, iklimi ve adaları ile birlikte turizm potansiyeli yüksek yörelerden birisidir. İlçenin doğal güzelliklerinin yanı sıra Ayvalık merkez ve Alibey (Cunda) Adası’ndaki neo-klasik sivil mimari örneklerinin oluşturduğu kent dokusu da turizm arzını zenginleştirmektedir. Esas itibariyle ilçe açık bir müze görünümündedir. Zengin geçmişi, benzersiz doğası, kültürel potansiyeli, marka değerine sahip ürünleri, asırlık mutfağı ve Sarımsaklı plajlarıyla günümüzde önemli bir turistik destinasyondur. Ayrıca, çevre il ve ilçelerde bulunan antik kentlere de yakınlığı ile dikkat çekmektedir. Ayvalık turizm sektörü ile ilgili ekonomik parametrelere bakıldığında, özellikle konaklayan yerli turist sayısında 10 yıllık dönem zarfında ciddi bir artış yaşandığını söyleyebiliriz. Bölgedeki bu yoğunlaşmanın önemli bir nedeni ise ikinci konut sayısının yüksekliğidir. 2013 yılı verilerine göre Ayvalık’ta 28 binin üzerinde ikinci konut vardır. Son yıllara kadar bölge halkı tarafından sıkça tercih edilen ikinci konutlar, son dönemlerde büyük kentlerde yaşayan vatandaşların da gözdesi olmaya başlamış ve bölge dışında yaşayanların konut edinme talebi artmıştır. Öte yandan bölgedeki butik otel sayısında da artış gözlenmektedir. Özellikle tarihi evlerin son yıllarda butik otellere dönüştürüldüğüne tanık olmaktayız. Yine Ayvalık; son yıllarda Ege Adaları’ndan çok sayıda günübirlik misafir ağırlamaktadır. Perşembe günleri gerçekleşen bu ziyaretlerin amacı genellikle alışveriştir. Bu durumun Ayvalık ekonomisine ciddi ekonomik katkısı vardır. Özellikle Midilli Adası’ndan binlerce Yunanlı turist günübirlik ziyarette bulunarak, yerel ekonomiye katkı sağlamaktadır.
Edremit ve Ayvalık bölgesinde iç turizmin yoğunlaşma sebeplerinden birisi de bu bölgeye ulaşımın da (özellikle hava ulaşımının) kolaylaşmasıdır. Edremit’teki Koca Seyit havaalanına Ankara ve İstanbul’dan hergün düzenli uçak seferlerinin olması bölgeye ulaşımı kolaylaştırmıştır. Ayrıca; Akdeniz Bölgesi’nde herşey dahil konaklama sistemi ile çalışan otellerden sıkılan bireysel müşteriler bölgemize yönelmişlerdir. Çünkü artık tatil yeri bulmak, organizasyon yapmak kolaylaşmıştır. Bugün önemli tatil siteleri aracılığı ile (tripadvisor, booking.com, tripbase ve travelife gibi) internet üzerinden gidilecek sokağa kadar her yerin görülebileceği (google.map gibi) portallar bulunmaktadır. Bu portallar; tatil yeri bulma, seçme ve satın alma işlemi noktasında tüketicilere önemli avantajlar sunmaktadır. Bu bölgede turistik yoğunlaşmanın bir diğer nedeni ise; bölgenin hava ve deniz suyu sıcaklığı itibarıyla ortalamanın altında kalmasıdır. Özellikle küresel iklim nedeniyle sıcakların artması, Akdeniz bölgesinde 40-45 dereceyi bulan sıcakların oluşması daha ılıman bölgeleri öne çıkarmıştır. Edremit Körfezi ve Ayvalık’ta ortalama havanın 30-35, deniz suyu sıcaklığının da 20-25 derece arasında oluşması bölgeye olan yerli turist talebinin artmasına neden olmuştur. Ayrıca, bölgede doğanın hala bakir kalması (Kaz Dağları), deniz ve plajların temizliği, suüstü ve sualtı sporlarının yapılması, kültürel ve gastronomik değerlere sahip olması bölgeye olan talebin diğer artış nedenleridir.
İç turizmin yoğunlaştığı bu destinasyonda ziyaretçilerin yerel halkla ilişkileri, sorunları, istek ve arzuları, ziyaret amaçları, tercih nedenleri noktasında yapılan araştırmaların yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Mevcut araştırmalara bir yenisini katmak ve farklı bir bakış açısıyla konuyu irdelemek adına bölgede yukarıdaki başlıkları içeren bir araştırma yapmaya karar verdik.
Çalışmamın ana konusu; ‘Yerli Turistlerin Ayvalık’ın Sosyal Taşıma Kapasitesine İlişkin Algılamaları ve Tekrar Ziyaret Etme Niyeti Üzerindeki Etkisi: Sürdürülebilir Turizm Açısından Bir Model Önerisi’ başlığını taşımaktadır. Bu çalışmanın sonunda; Ayvalık’ın sosyal taşıma kapasitesi belirlenecek, ziyaretçi-yerel halk ilişkisi eksi ve artıları ile ortaya konulacak ve Ayvalık’ta turizmin sürdürülebilirliği ile ilgili bir model ortaya çıkarılacaktır. Bu araştırma; bölgedeki konaklama işletmelerinde kalan yerli turistler üzerinde yapılacaktır. Bu amaçla; Ayvalık merkez, Sarımsaklı ve Cunda’da nitelikli ve yıldızlı oteller belirlenmiş ve yaklaşık 1000 anket sorusu bastırılmıştır. Bu araştırmanın sonuçlarının değerlendirilmesinde bilimsel teknikler kullanılacak ve ortaya çıkan veriler kamuoyu ile paylaşılacaktır. Araştırmanın temel çıkış noktası; bölgede sürdürülebilir turizm için yapılması gerekenleri bilimsel bir çalışma ile belirlemek ve geleceğe yönelik bir model ortaya koymaktır. Bu araştırma ile aslında geçtiğimiz kış aylarında Ayvalık Turizm Geliştirme Birliği (AYTUGEB) ile yapılan toplantılarda ortaya çıkan Ayvalık sorunlarına bir de Ayvalık’a gelen ziyaretçi gözüyle bakabilmektir. Bilindiği gibi; geçtiğimiz aylarda Ayvalık’la ilgili sorunlar ve çözüm önerileri noktasında AYTUGEB’in yaptığı toplantıların benzerleri önce Kaymakam beyin başkanlığında sonra da Ticaret Odası Başkanlığı tarafından tekrarlanmıştır. 25 Ekim 2016, Murat Reis Otel, 02 Kasım 2016, Ferahi Evler ve 8 Kasım 2016 tarihinde Ayvalık Ticaret Odası toplantı salonunda, AYTUGEB Yönetim Kurulu ve Komisyon başkanlarınca yapılan ‘Ortak Akıl Toplantısı’nda mevcut sorunların başında altyapı ve yetki karmaşası sorunu ön plana çıkmış, katılımcılar bu soruna odaklanılması noktasında fikir birliğine varmışlardır.
Yazımı Ayvalık’la ilgili birkaç güzel haberle bitirmek istiyorum. Bildiğiniz üzere Ayvalık’ta bu yıl ilk defa sokak hayvanları (Pati Fest) ile ilgili 3-4-5 Ağustos’da bir festival yapılacaktır. Sokak dostları ile ilgili bu festival aynı zamanda Türkiye’de de bir ilk olma özelliğini taşıyor. Emeği geçenleri şimdiden kutlamak gerekir. Çünkü, bu festival aynı zamanda bir farkındalık projesidir. Yine bu yaz Ayvalık’a çok sayıda ünlü yazar, çizer, ses ve tiyatro sanatçısı geliyor ve anfi tiyatroda konserleri ve söyleşileri var. Zamanı ve bütçesi olanları bu etkinliklere davet ediyoruz.
Son güzel haber de Ayvalık Belediyesinin vizyon projelerinden olan Kırlangıç Çok Amaçlı Sosyal Kültürel Yaşam Merkezi dönüşüm projesi ile ilgili. Çalışmalar başladı. 20 bin metrekarelik alanda yer alan proje hayata geçtiğinde Türkiye’ye örnek bir dönüşüm projesi olacaktır.Sökeli Karakaşlar Firmasının 26,5 yıllığına ihaleyi kazandığı, yüzde 60’ı ticari, yüzde 40’ı belediyeye kalmak üzere yap-işlet-devret modeli ile gerçekleştirilecek projenin, iş bitim süresinin yer tespitinden itibaren 540 gün olduğu açıklanmıştır. Yıllık cironun yüzde 4’ünün Ayvalık Belediyesine verileceği proje kapsamında; tiyatro, müzik, konferans salonu olarak da kullanılacak çok amaçlı salon, mübadele müzesi, sanat galerisi, kadın el emeği satış dükkanları, kreş, restoranlar, kafeler, bir butik otel ve alış veriş mağazaları yapılarak, hizmete açılmıştır.
Ayvalık her yaz olduğu gibi, dopdolu, cıvıl cıvıl ve ışıl ışıl. İyi seyirler, iyi tatiller ve sağlıklı günler.