Balıkesir; Kuzeybatı Anadolu’da yer alan, Bursa, Kütahya, Manisa, İzmir ve Çanakkale illerine komşu olan ve bu illere geçiş sağlayan önemli bir lokasyondadır. Marmara ve Ege Denizi’ne kıyısı olan, 14.583 km²’lik bir yüz ölçüme sahip olan Balıkesir; 115,5 km’si Ege Denizi’nde, 175 km’si Marmara Denizi’nde olmak üzere toplam 290,5 km’lik kıyı bandına sahiptir.  20 ilçe ve 1131 mahalleden oluşan Balıkesir, 2012 yılında yürürlüğe giren ilgili kanun ile büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür. İl merkezi, Altıeylül ve Karesi ilçelerinden oluşmaktadır. Balıkesir; büyükşehir belediyesi ve 20 ilçenin ilçe belediyeleri olmak üzere 21 belediyeden (Havran, Edremit, Burhaniye, Gömeç, Ayvalık, Susurluk, Manyas, Gönen, Bandırma, Erdek, Marmara, Bigadiç, Sındırgı, Kepsut, Dursunbey, İvrindi, Balya ve Savaştepe) oluşmaktadır. 2018 yılındaki toplam nüfusu 1.226.575’tir. Türkiye nüfusunun %1,5’ini oluşturmaktadır. Bu oranla nüfus büyüklüğü bakımından iller arasında 17. Sıradadır. Balıkesir; Hitit döneminde Assuva, Antik Çağ’da ise Mysia uygarlıklarını yaşamış, Kurtuluş Savaşında Kuva-yi Milliye şehri olarak adlandırılan bir tarihi geçmişe sahiptir. Bölgede, Adramytteion, Antandros, Arteka, Kyzikos, Pandermit, Kydonia, Hadrianotherai, Ancyra, Thebe ve Zelea adlı önemli antik yerleşim yerleri vardır. Balıkesir; Karesioğulları Beyliği’nin merkezi ve Kuvâ-yi Milliye hareketinin ilk başladığı şehirdir. Aynı zamanda; Balıkesir Mavi Bayraklı plajları, adaları ve koylarının yanı sıra Kaz Dağları ve jeotermal kaynaklarıyla önemli turizm zenginliklerini barındırmaktadır. Balıkesir’in bir diğer geçim kaynağı ise; tarım ve hayvancılıktır.

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2016 verilerine göre; Balıkesir il genelinde 83 turizm işletmesi belgeli ve 907 belediye belgeli toplam 990 konaklama işletmesi faaliyet göstermektedir. Bu işletmelerde toplam 50.150 yatak bulunmaktadır. Balıkesir’deki toplam yatak arzının % 24‟ü Ayvalık’ta bulunmaktadır. Turizm işletme belgeli işletmeler daha çok Ayvalık, Edremit, Erdek, Bandırma ile Karesi ve Altıeylül ilçelerinde yer almaktadır. Balıkesir, yabancı turist girişleri açısından Türkiye’de 5. ildir. Türkiye’de; turizm gelirleri Gayri Safi Milli Hasıla’nın (GSMH) yaklaşık % 4’ünü oluşturmaktadır. Turizm sektörü, Türkiye genelinde çalışan nüfusun yaklaşık % 5,5 kısmına tekabül eden 1 milyonun üzerinde bir istihdam yaratmaktadır. Dolaylı istihdam ile birlikte bu rakam 2,5 milyonu bulmaktadır. Bu sayının yaklaşık yüzde 10’unu Balıkesir ilinde gerçekleşmektedir. Özellikle, Ayvalık, Edremit, Erdek, Bandırma, Altınoluk, Burhaniye, Ören ve Akçay turistik çekim merkezi yüksek olan ilçelerdir.  Bu bölgeler, aynı zamanda biyo çeşitlilik ve ekolojik yaşam açısından gelecek vaat eden ve zengin turistik alt ve üst yapıya sahip olan yörelerdir.

Bu kadar turistik, tarihi, kültürel ve ekonomik değerlere sahip Balıkesir’in daha refah, daha mutlu ve daha paylaşımcı bir il olmalıdır. Öncelikle bölgemizle ilgili geniş çapta bir stratejik plan üzerinde çalışmalıdır. Mevcut durum analizi, güçlü ve zayıf yönlerimiz, fırsat ve tehditler boyutunda periyodik toplantılar yapılmalıdır. Her ilçeyi baz alarak, bu çalışmaları ilçeler bazında yapıp, sonra yukarıda il genelinde bir araya getirilmelidir. Bu stratejik planı oluştururken 3 temel noktaya dikkat edilmelidir. Bunlardan birincisi; stratejik bilinçtir. Stratejik planın dayandığı ikinci unsur, sürdürülebilirlik ilkesinin sağlanmasıdır. Bu kapsamda bölge ekonomisi için oluşturulan temel stratejiler; ‘ekonomik, sosyal, fiziksel ve çevresel sürdürülebilirlik, ekonomik çeşitlilik ve gelişim, çevresel ve kültürel değerlerin korunarak kullanılması, ekolojik yaşama saygı ve sosyal dokunun korunması’ başlıklarına dayanmaktadır. Balıkesir’le ilgili üçüncü temel unsur ise; özellikle turistik bölgelerde yerel halk-ziyaretçi etkileşiminin dengede tutulması, paylaşım ve yönetişim ilkelerinin uygulanmasıdır.

Üzerinde çalışılması gereken çok önemli ikinci proje ise; özellikle turistik ilçelerde yaz aylarında ve bayramlarda yaşanan ziyaretçi konsantrasyonuna bir çözüm bulmaktır. Son yıllarda Avrupa’da birçok başarılı destinasyon (Barselona, Londra, Paris, Prag, Madrid ve Viyana gibi) paydaş örgütlenmesine giderek, destinasyon yönetiminin farkına varmış ve ülke turizm yönetimi dışında, yerel bazda da destinasyon yönetim örgütleri kurmuşlardır. Destinasyon yönetim örgütleri; turizm sektöründe, farklı destinasyon paydaşlarının çıkarlarını bir araya getiren, çeşitli aktiviteleri koordine eden ve gerçekleştiren üst kuruluşlardır. Bu örgütler; destinasyonların geleceği ve sürdürülebilirliği için önemlidir. Ayrıca, ‘destinasyon yönetim örgütleri’, bölgede birbiriyle rekabet halinde bulunan işletmeleri tek bir çatı altında toplayabilme özelliğine sahip olan birliklerdir. Mali kaynakları artırıldıkça, yönetim ve idari yapılarına müdahale edilmedikçe önce kendi bölgelerindeki turizme, sonra da ülke turizmine katkıları büyük olacaktır.  Büyükşehir bünyesinde böyle bir “Destinasyon Yönetim Örgütü” kurulmalıdır. Ayrıca, Büyükşehir bünyesinde bütün ilçe belediyelerinin katılımı ile oluşturulacak “Balıkesir Turizm Geliştirme Birliği” kurulmalıdır.

Bir diğer önemli proje; Körfezde atıl durumda kalan veya daha geniş zaman diliminde kullanılmak üzere ikinci konutların turizme açılmasıdır. Ülke ekonomisine ciddi anlamda yük getiren ve rasyonel olmayan bir planlama ile bugün sayıları 3,5 milyonu bulan ikinci konutlar için ciddi bir eylem planı hazırlanmalıdır. Bu eylem planında konunun tarafları olan bütün paydaşlar bir araya gelmeli ve akılcı çözümler üretmelidir. Son yıllarda, “ev turizmi” Avrupa’da özellikle Kuzey Avrupa’da oldukça yaygın bir konaklama türü olmaya başlamıştır. Bu yeni turizm kolunun yılda ortalama 20 milyar Euro’luk bir iş hacmi oluşturduğu tahmin edilmektedir. 2013 yılında yapılan bir araştırmaya göre; bölgemizde sadece Ayvalık, Küçük Köy ve Altınova Belediye hudutları içerisinde kayıtlı 28.750 adet ikinci konut statüsünde kullanılan ev vardır.

Fauna ve flora açısından oldukça zengin kaynaklara sahip Kazdağı Milli Parkı ve kıyılarını; Edremit, Ören, Akçay, Burhaniye ve Altınoluk ile birlikte planlanmalıdır. Bölgede ikinci konut sayısını sınırlandırıp, daha çok katma değer ve istihdam yaratan projelere öncelik verilmeli ve kaynak aktarılmalıdır. Bölgede doğal bir “arboretum” oluşturulmalıdır.

Ayvalık’ta sualtı turizmini önem verilmelidir. Ayvalık; 24 adası ve 60 dalış noktası ile her seviyede dalışa imkanına sahip bir ilçedir. Ayvalık’ın su altı dünyasının (fauna) en önemlisi; kızıl mercanlardır.  Ayvalık, bugün bu tür mercanlara ev sahipliği yaparak Kızıldeniz’e rakip olmuştur. Avrupa’nın en önemli su altı ve doğa dergileri Ayvalık’ı haber yaparak, su altı hayvan (fauna) ve bitki (flora) örtüsü ile ilgili makro su altı fotoğrafları için eşsiz bir mekan olduğunu belirtmişlerdir. Ayvalık aynı zamanda, 2000 civarında tescilli yapı ile (cami, kilise, manastır, sabunhane, yağhane vb) hem kültür hem de tarihi bir kenttir. Ayvalık, ile ilgili çok ciddi planlar yapılmalıdır. Bu şehrin tarihi dokusunu bozmadan ve bu binaları makro bir planlama ile restore ederek uluslararası turizme açılmalıdır. Bu çalışma, el yordamıyla değil, akıl ve bilimle yapılmalıdır. Ayvalık’ın kazanımları korunmalı ve şuan UNESCO geçici listede olan Ayvalık mutlaka Asil Listeye sokulmalıdır. Midilli ile ortak turizm projeleri noktasında birlikte hareket edilmelidir. Ayvalık’ın geleneksel ürünlerine “Coğrafi İşaret” almaya devam edilmelidir. Ayrıca, Ayvalık’ın önemli bir değeri olan zeytin ve zeytinyağı için “Uluslararası Coğrafi İşaret” alma çalışmaları hızlandırılmalıdır.

 

Bandırma Erdek birlikte düşünülmelidir Bu bölgede kongre turizmi geliştirilmelidir. İstanbul’daki büyük şirketlerin çalışanları ve daha butik grupları Erdek’te ağırlanabilir.Toplantı aralarında ziyaretçileri; Kyzikos Antik Kenti, Hadrian Tapınağı, sur kalıntıları, akropol, amfi tiyatro, kilise, manastır, Parmos-Trakisas-Khytos Limanlarına ait kalıntılar, Agora, Roma Hamamları ve Arteka Antik Kenti’nde kısa yürüyüşler yaptırılabilir. Doğa sevenler için Kapıdağ’da kamp, trekking ve safari alanları oluşturulmalıdır.

Gastronomi turizmi, bölge için bir başka olmazsa olmazdır. Gastronomi; bir bölge için çekicilik özelliği taşımakta, bazı turistlerin bir bölgeyi tercih nedenleri arasında ilk sırada yer almakta ve turistlere tatil ve gezileri esnasında yeni tatları ve farklı gelenekleri tanıtmada önemli rol oynamaktadır. Balıkesir; bu anlamda Boşnak, Çerkez, Mübadil, Balkan, Kafkas mutfaklarına ait sayısız yemek çeşidine sahiptir.   Ayrıca, her yemeğin de mutlaka bir geçmişi ve öyküsü vardır. Balıkesir’i “Avrupa Gastronomik Rotalar” ve “UNESCO Yaratıcı Şehirler” ağına sokulmalıdır. Bölgede bu amaçla UNESCO ve Coğrafi İşaretli yöresel ürünler kategorisine giren çok sayıda ürün vardır. Örneğin; Ayvalık veya Susurluk tostu, Mihaliç peyniri, tirit yemeği vb. gibi.

Uluslararası tur operatörleri ile işbirliğine giderek, bölgeye daha fazla yabancı turist getirilmesi teşvik edilmelidir. Balıkesir özelinde 5-6 gecelik organize turlar yapılması noktasında tur operatörlerine rehberlik edilmelidir. Her ilçenin yöresel kalınması için turistik değerlerin ön plana çıkarılması ilkesinden vazgeçilmemelidir. Körfez havaalanı daha etkin kullanılmalı ve Balıkesir Havaalanını açılmalı ve aktif kullanmaya açılmalıdır.

İl ve ilçelerde kooperatifleşmeye özel bir önem verilmeli ve kadın ve dezavantajlı grupların buralarda istihdamı sağlanmalıdır. Yine, il ve ilçe belediyeleri bünyelerinde istihdam ofisleri açılmalı ve   bölgede yerel istihdam teşvik edilmelidir.

Bölgede yenilenebilir enerji (rüzgar ve güneş) kaynaklı yatırımlara öncelik verilmelidir. Üniversite sanayi işbirliği güçlendirilmeli ve akıl ve bilim her alanda egemen kılınmalıdır. Hiç kimse dışlamadan, insanlara ve yaşayan tüm canlılara saygı gösterilmelidir. Kuva-yi Milliye şehri olmaya önem verilmeli,  yakılan ve yıkılan ormanlık alanlar hiçbir yatırıma (turistik yatırımlar dahil) açılmamalıdır.

Bu site, size daha iyi bir tarama deneyimi sunmak için tanımlama bilgilerini kullanır. Bu web sitesine göz atarak, çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz. Kişisel bilgileriniz üçüncü şahıslarla paylaşılmaz, reklam ve pazarlama amacıyla kullanılmaz.