Ülkemizde, ‘destinasyon yönetimi ve örgütlenmesi’ kavramı, yeni bir kavramdır ve ilgili tarafların her biri bu kavramı farklı yorumlamakta ve görev tanımlarını farklı yapmaktadırlar. Oysaki; dünyada, turizm destinasyon yönetimleri için ortak bir görev tanımı vardır. Bu görev; destinasyondaki tüm paydaşları tek bir çatı ve hedef altında buluşturmak, ziyaretçi memnuniyetini maksimize etmek ve bölgedeki turizmi sürdürülebilir kılmaktır. Destinasyon yönetim örgütleri; bölgedeki faaliyetleri (koruma-kullanma, reklam, satış ve pazarlama gibi) paydaşlarla beraber belirler, ilgili bütçeleri birlikte planlarlar ve finansmanını beraber paylaşırlar. Ülkemizde bu görevleri yapan destinasyon yönetim örgütleri yoktur. Sadece bu görevleri paylaşan farklı taraflar vardır. Örneğin; il kültür ve turizm müdürlükleri, turizm birlikleri ve çeşitli turizm (konaklama işletmeleri, pansiyoncular, çevre vb. oluşumlar) dernekleri gibi. Aslında, bu tür yapılaşmaların turizm destinasyon yönetimlerine de faydası da yoktur. Çünkü, her biri farklı birimlere bağlıdırlar ve emir-komuta zinciri içerisinde farklı üstlerden emir ve direktif alırlar. Bu yapıların, dünya ölçeğindeki uygulamalarda olduğu bütüncül bir organizasyonel yapıya dönüştürülmesi gerekmektedir. Böylelikle, yönetimler tekleşecek, hedefler ayrı ayrı belirlenmeyecek ve ‘destinasyon yönetim örgütü’ bölge ile ilgili tüm turistik faaliyetlerde tek yetkili olarak görevlendirilecektir. Böylesi bir organizasyonel yapı ancak bölgesel turizm birlikleri çatısı altında olabilir. Yani, ‘bölgesel turizm yönetimi’ olarak ifade edilen organizasyonel yapıda; il kültür turizm müdürlükleri, otel birlikleri, yerel turizm altyapı hizmet birlikleri ve bölgedeki diğer turizm, kültür, tarih ve çevreyi temsil eden sivil toplum kuruluşları olmalıdır. Ancak, ülkemizde 5355 sayılı Mahalli İdareler Birliği Yasasına eklenen Ek-1 ve 2. madde ile bazı turistik destinasyonlarda kurulan ‘turizm altyapı hizmet birlikleri’ yasasının ciddi bir değişikliğe ihtiyacı vardır. Öncelikle bu yasada belirtilen ‘turizm altyapı hizmet birliği’ başlığının ‘bölgesel destinasyon yönetim örgütü’ başlığına dönüştürülmesi gerekmektedir. Ayrıca, bu birlikler turizm bölgelerinin sadece belirli bir kısmında faaliyet göstermektedir ve çoğu da 2014 yılında çıkartılan 6360 Sayılı ‘Bütünşehir Yasası’ gereği kapatılmıştır. Örneğin; ülkemizde 5355 sayılı yasa çerçevesinde kurulan bu birliklerden Bodrum Turizm Altyapı Hizmet Birliği, Didim Turizm ve Altyapı Hizmet Birliği ve Marmaris Turizm ve Altyapı Hizmet Birliği kapatılmıştır. Bu yasa çerçevesinde kurulan Ayvalık Turizm Geliştirme Birliği (AYTUGEB) ise; faaliyetlerine devam etmektedir. (Ayrıntılı bilgi için bakınız; https://aytugeb.gov.tr/).
Ayvalık Turizm Geliştirme Birliği (AYTUGEB); 5355 sayılı Mahalli İdareler Birliği Yasası çerçevesinde kurulan bir turizm birliğidir. Birliğin kuruluşu ile ilgili Bakanlar Kurulu kararı; 31.10.2009 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmış ve birlik bu tarihten itibaren bölgede aktif olarak faaliyetlerine başlamıştır. Birlik Meclisi; 18, Birlik Encümeni ise; 7 kişiden oluşmaktadır. AYTUGEB’in yasa gereği kurucu kurumları; İl Özel İdaresi, Ayvalık, Küçükköy ve Altınova Belediye Başkanlıkları ve Turizm İşletme Belgeli Oteller’dir. 6360 Sayılı Bütünşehir yasası gereği Küçükköy ve Altınova belediyeleri kapanmış, İl Özel İdaresi de Balıkesir Büyükşehir Belediyesine devredilmiştir. AYTUGEB; 06.06.2014 tarihinde yaptığı ilk Birlik Meclisi toplantısında Edremit Belediyesi ile birleşme kararı almıştır. Bununla ilgili birlik tüzüğünde yapılan değişiklikler; 16.06.2014 tarihinde Balıkesir Valiliği tarafından onaylanmıştır. Birlik, faaliyetlerine Ayvalık Belediyesi ve Edremit Belediyesi’nin ortaklaşması ile devam etmektedir.
AYTUGEB’in tüzükte yapılan değişiklikler çerçevesinde birlik meclisi üye sayısı 18 olarak belirlenmiştir. Bu 18 kişiden iki belediye başkanı (Ayvalık ve Edremit) birliğin doğal üyesidir. Ayvalık Belediyesi’ni temsilen birlikte 6, Edremit Belediyesi’ni temsilen 6 meclis üyesi vardır. Bölgedeki turizm işletme belgeli tesisler adına da, kendi aralarında seçtikleri 4 birlik meclis üyesi vardır. Kendi kurumlarından seçilerek gelen bu 18 kişilik birlik meclisi, yine kendi aralarından 7 kişilik birlik encümenini (yönetim kurulunu) seçerek, faaliyetlere başlamıştır. Bu seçimlerde; bölgedeki turizm sektör paydaşlarının hepsinin temsiline dikkat edilmiştir. Yasaya ve tüzüğe uygun davranılarak (bazı üyeler için kontenjan düzenlemesine giderek) yapılan bu seçimlerde bölgedeki seyahat acentalarının, dalış okullarının, ticaret odasının, üniversitenin, sivil toplum kuruluşlarının ve konaklama işletmelerinin temsilcileri vardır. Böylelikle temsilde adalet ilkesi uygulanmış ve Ayvalık’taki tüm turizm sektör paydaşlarının temsil edilmesine büyük önem gösterilmiştir.
AYTUGEB, kurulduğu yıldan itibaren yılda iki defa Birlik Meclisini, ayda bir defa da Birlik Encümenini (yönetim kurulunu) toplayarak, Ayvalık destinasyonundaki turizme yön vermeye ve bölgedeki turizmin sürdürülebilir olmasına katkı sağlamaktadır. Ayrıca, AYTUGEB kurulduğu ilk yıldan itibaren bölgede turizmle ilgili bir sinerji ve farkındalık yaratmak için, bünyesinde ihtisas komisyonları oluşturmuştur. Bu komisyonlar; Turizm Eğitim Komitesi, Turizm Fuarları Komitesi Tanıtım, Reklam ve Halkla İlişkiler Komitesi ve Sürdürülebilir Turizm ve Çevre Komitesi’dir. Ayvalık Turizm Geliştirme Birliği (AYTUGEB); bölge turizmiyle ilgili kararların daha efektif ve kapsayıcı olması için bu ihtisas komisyonlarının başkanları ve 7 kişilik birlik encümeni (yönetim kurulu) üyeleriyle birlikte toplam 11 kişilik ‘Bölgesel Turizm Koordinasyon Kurulu’ oluşturmuştur.
Birliğin gelirleri ise; tüzüğün 25.maddesinde belirtilmiştir. Bu maddeye göre; ‘Ayvalık Belediyesi her yıl, bir önceki yılın kesin hesaplarının kesinleşmesinden itibaren % 0,3 (binde üçünü) 60 gün içerisinde birlik faaliyet giderlerine katılım payı olarak birliğe ödemektedir. Edremit Belediyesi; Birliğe katılım payı olarak herhangi bir ödeme yapmamaktadır. Ayrıca, yine tüzüğün ilgili maddesine göre; yörede faaliyet gösteren turizm paydaşları (turistik işletmeler, butik oteller, seyahat acentaları, restoranlar, dalış okulları, gezi tekneleri vs.) katılım payı ödemek zorundadır. Bu çerçevede; 4.07.2014 tarihinde yapılan AYTUGEB Mali Genel Kurulu’nda ‘turizm işiyle uğraşan kurumlar olarak bir defaya mahsus her yıl 250 TL, turizm işletme belgeli ve butik oteller de yatak başına 7,5 TL ödemek zorundadır’ kararı oybirliği ile alınmıştır. Ancak, ilgili aidatların tam anlamıyla toplanmasında her yıl ciddi sorun yaşanmaktadır. Birlik tüzüğünün 37 maddesi; ‘üyelerin birliğe karşı mali yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Kanunu Hükümleri uygulanır’ demesine rağmen, yönetim bu maddeyi şu ana kadar hiçbir kurum veya kuruluş için çalıştırmamıştır. Birliğin; Ayvalık merkezde tam donanımlı (telefon, fax, tv, bilgisayar, mobilya ve büro ekipmanları gibi) bir ofisi, 2 çalışanı ve Ayvalık, Cunda, Sarımsaklı ve Altınova şehir merkezlerinde yazları hizmet veren 4 adet ‘turizm danışma ofisi’ vardır.
Birlik; bölgede turizmle ilgili faaliyetlerini Belediye, Kaymakamlık, sivil toplum kuruluşları, halk eğitim, turizm ilçe müdürlüğü, sektör paydaşları (acentalar, dalış okulları, gezi tekneleri, restoranlar, oteller ve pansiyonlar) ve yerel halkla birlikte koordine etmektedir. Birlik; bu amaçla bölgedeki turizmin sürdürülebilirliği için bir çok toplantı düzenlemiş, bir çok projeyi yönetmiş veya ortak ve iştirakçi olarak katılmış, bölgede turizmin geleceği (kültür, gastronomi, mimari restorasyon, sokak düzenlemeleri ve çevrenin devamlılığı gibi) için bir çok akademik çalışmaya destek vermiş veya bizzat kendisi yönetmiştir.
5355 sayılı Mahalli İdareler Birliği Yasası çerçevesinde kurulan; Ayvalık Turizm Geliştirme Birliği (AYTUGEB) ve benzeri birliklerin daha efektif ve yararlı olabilmesi için öncelikle yasa maddeleri üzerinde günün koşulları ve dünya turizm yönetim örgütleri dikkate alınarak ciddi düzeltmeler yapılması gerekmektedir. Mevcut olan yasada sıkıntılı maddeler ve önerilerimiz şunlardır;
- Mevcut yasada; ‘Bölgesel Turizm Altyapı Hizmet Birlikleri’ olarak konumlandırılan birlikler, destinasyondaki tüm turizm paydaşlarını temsil etmemektedir. En az iki yerel yönetimin birlikteliği ile oluşan birliklere; bölgedeki diğer turizm paydaşlarının (seyahat acentaları, pansiyonlar, dalış okulları, hediyelik eşya reyonları, gezi tekneleri vb.) katılması ilgili yasa ve tüzük gereği mümkün değildir. İlgili maddeler; bu birliklere bölgedeki tüm turizm paydaşlarının katılması adına yeniden düzenlenmelidir.
- Bu birliklere; aynı zamanda il kültür turizm müdürlükleri, esnaf ve sanatkarlar odası, halk eğitim müdürlükleri, sivil toplum kuruluşları (çevre, sanat, kültür, turizm ve benzeri), üniversiteler, mimar odaları ve ticaret odaları da katılmalı ve yasadaki ilgili maddeler bu yönde değiştirilmelidir.
- Bu birliklerin, mutlaka büyükşehirlerde valilik-belediye, ilçelerde ise; kaymakamlık-belediye işbirliğinde ve koordinasyonunda olması ve bu iki kurumun tepe yöneticileri tarafından yönetimin oluşturulması sağlanmalıdır.
- Bu tür birliklerin en önemli sorunlarından birisi de finansman sorunlarıdır. Bu anlamda, birliklere kamunun (Kültür ve Turizm Bakanlığı veya Valilikler) finansman desteği sağlaması kaçınılmazdır. Ayrıca, birliğe üye olan paydaşların ödeyeceği katkı paylarının tahsili ile ilgili daha radikal bir yasa maddesi getirilmelidir.
- Bu tür birliklerin daha etkin ve profesyonel anlamda çalışabilmesi için ulusal ve uluslararası entegrasyonlara katılması önündeki engeller kaldırılmalıdır.
- Bu tür birliklerin yönetim yapısı, çalışma grupları ve ihtisas komisyonları (satış, pazarlama, destinasyon planlaması ve sürdürülebilirliği, eğitim ve personel istihdamı gibi.) kurması önündeki yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.
- Hepsinden önemlisi, bu birliklerin; ‘destinasyon yönetim örgütlerine’ dönüştürülmesi için daha federatif bir yapıya kavuşturulması adına; 7 Şubat 2006 yılında çıkartılan 5449 sayılı ‘Kalkınma Ajansları Yasasına’ benzer bir yasa çıkartılmalıdır.
1-3 Kasım 2017 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Ankara’da gerçekleştirilen 3. Turizm Şurası’nda; ‘Turizmde Örgütlenme ve Destinasyon Yönetimi Komisyonunun’ turizm yönetim örgütleri için aldığı kararlar vardır. Bu kararların bir an önce yasallaşması ve hayata geçirilmesi ülkedeki turizmin bölgesel anlamda sürdürülebilirliğinin sağlanması için hayati öneme sahiptir. Ayrıntılı bilgi için bakınız; http://turizmsurasi.kulturturizm.gov.tr/ Eklenti/57384,turizmdeorgutlenmedestinasyonyonetimiko-misyonraporupdf. pdf?0 )
Günümüzde turistik destinasyonlarının sürdürülebilirliği için bu tür yönetim örgütlerine şiddetle ihtiyaç vardır. Bu tür örgütler destinasyonda yer alan paydaşlar (oteller, çekicilikler, ulaştırma şirketleri, yerel halk ve diğer işletmeler) arasında etkin bir iletişim sağladıkları gibi, destinasyon pazarlamasında da başak rollere sahiptirler. Destinasyon yönetim örgütleri; bölgede parçalanmış halde bulunan birçok paydaşı ortak çıkarlar etrafında toplayarak, amaç birlikteliği oluştururlar. Ayrıca, yerel halk ve ziyaretçiler arasındaki kutuplaşmaları en aza indirerek, destinasyonla ilgili ziyaretçi memnuniyetini maksimize etmeye çalışırlar. Destinasyonu kullanan ziyaretçilerin bölgeyle ilgili geri bildirimlerini dikkate alarak, gerekli düzenlemeleri yaparlar ve yeni ziyaretçileri bölgeye davet etmek için değişik iletişim teknolojilerini kullanırlar. Bu bağlamda destinasyonun taşıma kapasitesinin zorlanmamasına dikkat ederler. Taşıma kapasitesi zorlanan destinasyonlar için de zaman zaman ziyaretçi sınırlamasına gidebilirler. Destinasyon yönetimleri, bu tür uygulamaları; ‘bal küpü (honeypot)’ olarak tanımlanan popüler alanlardaki bazı ürünleri koruma adına böylesi yaptırımlara gidebilirler. Örneğin; İngiltere’de Stonhenge’de detinasyon yönetimi bazı günlerde ziyaretçi trafiği yoğunlaştığında girilmesi yasak alanlar oluşturmaktadır. Ayrıca, zaman kontrollü biletler veya randevu usulü uygulamaları da devreye sokabilmektedir. Benzer uygulamaları; Barselona, Londra, Paris ve Viyana gibi birçok başarılı destinasyon yönetim örgütleri de yapmaktadır.
Ayvalık, son yıllarda özellikle iç turizmde popüler bir destinasyon haline gelmiştir. Ayvalık’ta 28 bin civarında ikinci konut vardır. Yörede yaklaşık 18 bin civarında turizm işletme belgeli yatak, 2 bin civarında da (kısmen kayıt dışı olan) pansiyon ve günübirlik evini kiraya veren apart ve villalarda belgesiz yatak vardır. Bu sayılara Ayvalık’a günübirlik gelen organize tur ve bireysel ziyaretçileri de eklediğimizde, Ayvalık’ın yaz aylarındaki nüfus yoğunluğu 400-500 bin kişiye çıkmaktadır. Bu sayılara Ayvalık’ın yerleşik (yaz-kış oturan) nüfusunu da (70.002 kişi) eklediğimizde, kentin taşıma kapasitesinin ciddi anlamda zorlandığını söyleyebiliriz. Ayvalık’taki turizmin sürdürülebilirliği için artık ciddi önlemlerin alınmasında fayda vardır. Bunu sağlayacak organ da ‘Ayvalık Destinasyon Yönetim Örgütü’dür. Vakit geçirilmeden AYTUGEB’in bu formata taşınması, yeni yönetim yapısına kavuşturulması ve görev paylaşımının yapılması gerekmektedir.